Rahmetli Vekil Bircan’ın oğulları Muharrem İnce’ye desteğini açıkladı

Parti kurultay çalışmaları için Iğdır’da bulunduğu esnada talihsiz bir olayın ardından tedavi gördüğü hastanede 17 Kasım 2018 tarihinde yaşamını yitiren CHP Edirne Milletvekili Erdin Bircan’ın oğulları Erdem ve Eren Bircan, CHP üyeliğinden istifa ettiğini duyurdu.

Başlatmış olduğu Memleket Hareketini partileştirme kararı alan Muharrem İnce’ye olan desteklerini açıklayan Erdem ve Eren Bircan, yeni kurulacak partide her hangi bir adaylık durumlarının söz konusu olamadığını ifade ettiler. Almış oldukları kararda Cumhuriyet Halk Partisi’nin Atatürk’ün çizdiği hedeflerden uzaklaşmasının etken olduğunu belirten ve yaşadıkları yol ayrımının asla bir hainlik olarak düşünülmemesi gerektiğinin altını çizen Bircan kardeşler, almış oldukları kararın Erdin Bircan’ın oğulları olarak değil, Erdem ve Eren Bircan olarak değerlendirilmesini talep ettiler.

 “CHP, AİLEMİZİN BİR PARÇASIDIR”

 Bircan kardeşler kamuoyunu bilgilendirmek adına paylaştıkları yazılı açıklamalarında şu ifadelere yer verdiler;

 “Erdem ve Eren Bircan olarak, rahmetli babamızın siyasi geçmişi ile gurur duyduk ve izlediği yoldan asla şüphemiz olmadı. Mensubu olduğu Cumhuriyet Halk Partisi’nin sadece siyasi duruşumuzun değil ailemizin bir parçasının olduğunu belirtmek isteriz.

Kendisine seçimlerde oy veren veya vermeyen tüm partili yoldaşlarına saygımız sonsuzdur. Ancak rahmetli babamızın verdiği mücadelenin siyasi ve memleketimiz Edirne ve Edirnelilere dönük olduğunu hatırlatmak isteriz.

Gelişen süreçte Cumhuriyet Halk Partisi ile ayrı düştüğümüz siyasi, ideolojik, sosyolojik bazı konuları ele alış biçimimizin rahmetli babamız Erdin Bircan’ın siyasi kariyeri ve bıraktığı izlenim ile bağdaştırılmamasını rica ederiz.

Rahmetli babamızın başlıca sevdası “Edirne ve Mustafa Kemal Atatürk’ün bıraktığı Cumhuriyet ve Cumhuriyet değerleri” olduğunu kendisini tanıyan herkes tarafından bilinir. Cumhuriyet Halk Partisi’nin hatalarında siyasi kariyer gözetmeksizin karşı geldiğini ve bu tutumunun bir bedeli olmasına rağmen sürdürdüğüne hemen herkes şahit olmuştur.

Parti içindeki yanlışlara parti içinde mücadele etmek veya ayrılmak ile ilgili karar verme durumunda babamızın ne yapacağı konusunda yorum yapmak tahminden öte olmayacaktır.  Bu bağlamda bizlerin vereceği kararların Erdin Bircan’ın oğulları olarak değil, Erdem ve Eren Bircan olarak değerlendirilmelidir.”

 “YENİ PARTİDE ADAYLIK BEKLENTİMİZ YOK”

 “Birçok partilimizin de hem fikir olduğu bazı yanlışları parti içinde mücadele ile çözmek, çözülmese bile bu mücadeleyi vermek gerektiğine inanlara saygı duyuyoruz. Fakat herkesin bildiği gibi Erdem ve Eren Bircan olarak partide herhangi bir yöneticilik, pozisyon alma gibi bir gayemiz olmamıştır. Dolayısıyla, “parti içerisinde mücadele edin” denildiğinde bu söylemin bizi kapsamaması gerektiğini düşünüyoruz.

Muharrem İnce’nin başlattığı yeni parti kurulma sürecine katılmamızın siyasi kariyer hedefiyle alakalı olmadığını, babamızın yarım bırakmak zorunda kaldığı bayrağı devralmak ile de alakası olmadığını beyan etmek isteriz. Bu düşüncemizi Sayın Muharrem İnce’ye de ilettiğimizi ve kuruluş döneminde her türlü şahsi desteğimizi vereceğimizi ancak bununla beraber gelecek bir “adaylık” durumunda geri planda kalmayı ve babamızın bize miras bıraktığı isminin üstüne çıkmak istemediğimizi de belirttik.”

“CHP’NİN ATATÜRK’ÜN ÇİZDİĞİ HEDEFLERDEN UZAKLAŞTIĞINI DÜŞÜNMEK HAİNLİK DEĞİLDİR”

 “Rahmetli babamızı seven, sevmeyen herkesin bilmesini isteriz ki; hiçbir eylemimiz babamızın adına olmaz, olamaz. Fakat kimsenin şüphesi olmasın ki; babamızın bize öğrettiği, büyütürken kazandırdığı değerlerden asla sapmayacağızdır. Bu değerlerin en önemlileri, vatanın bölünmez bütünlüğü, laiklik ve Atatürk devrimleri ile bize verilen hedeflerdir. Aynı gemide de olsak ayrı gemilerde de olsak, gitmek istediğimiz yer Atatürk’ün bize gösterdiği limandır.

Babamızın siyasi tutumu dışında, ruhunun “yanlışa yanlış demek” olduğunu ve yer aldığımız Memleket Hareketinde de Atatürk ilke ve inkılaplarından uzaklaşıldığını görürsek “yanlış” diyeceğimizi bilmenizi isteriz.  Cumhuriyet Halk Partisi’nin Atatürk’ün çizdiği hedeflerden uzaklaştığını düşünmek asla bir hainlik olarak düşünülmemelidir. Eğer bu şekilde düşünürsek AKP’nin her muhalife “hain” demesinden faklı bir tutum göstermiş olmayız.”

“OY BÖLECEK DİYENLER MANİPÜLASYON YAPIYOR”

“Yeni hükümet sistemi ve seçim sistemini incelediğimizde; bilimi ve aklımızı kullandığımızda da, Muharrem İnce’nin CHP’den ayrılarak aday olmasının %51’i yakalamak adına CHP’ye bırakın zarar vermesini katılımı arttırarak katkı sağlayacağını gördük. Muharrem İnce’nin Cumhur İttifakı ile asla beraber olmayacağını kendisinin de beyan ettiğini hatırlatırız. Ayrıca siyaset ile biraz bile olsun uğraşan herkesin bildiği üzere “D’hondt” sistemi ile hesaplanan milletvekili seçimlerinde barajı geçecek her partinin en çok oyu alan partiden milletvekili sandalyesi eksilttiğini bilir. Bu sebeple Muharrem İnce’nin önderliğini yaptığı partinin barajı geçmesi durumunda AKP sandalyelerinden bizlerin safına sandalye kazandıracağını belirtmek isteriz. Bu bilgiler doğrultusunda “belediye seçimleri” gibi sanılarak oluşturulan “oyları bölüyor” algısına anlam verememekteyiz. En yüksek oyu alan değil %51 alanın kazandığı seçimlerde oy bölmek matematik ile açıklanamaz ancak manipülasyon ve spekülasyonla açıklanır.”

“AYNI YOLDA, FARKLI GEMİLERDE OLACAĞIZ”

“Rahmetli babamızdan bize kalan Beşiktaşlı olmak ve Cumhuriyet Halk Partili olmaktır. İlkel dürtülerimizin bizi ne olursa olsun vazgeçirmediği “Beşiktaşlı olmak” ile aklımızın dirayet ettiği Cumhuriyet Halk Partili olmak arasında büyük fark olduğunu ve takım tutarcasına hareket etmediğimizi bu sebeple asla babamızın ismi altında kalmadan verdiğimiz kararların bizi bağladığını tekrar hatırlatırız. Aynı yolda farklı gemilerde olduğumuzu lütfen unutmayalım. Yapıcı her eleştirinizi seve seve dinlemek isteriz, fakat ailemize ve özellikle onur ve gurur duyduğumuz babamıza referans göstererek eleştirmemenizi rica ederiz.Bundan sonra da hangi siyasi hareket içinde yer alırsak alalım Babamız Erdin Bircan’ın bize öğrettiği gibi; fikri hür, irfanı hür, vicdanı hür olarak, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yolunda, Cumhuriyet ilkelerine bağlı, siyasi hesaplar ve beklentiler olmadan doğru bildiğimiz yolda yürümeye devam edeceğiz.”