BÖYLE SAVAŞ OLMAZ!!..

Bu savaş değil, böyle savaş olmaz.

Savaş iki ordu arasında olur.

Siviller savaşa dahil olmaz, hariç tutulur, korunur, kollanır.

Bizim töremizde bu yoktur.

Bizim töremizde iki ordu savaşır ve savaşan da “askerler”’dir.

İki ordunun gücü orantısız ise, savaş son çare olarak görülür. Teslim olması, kan dökülmemesi için hasma teklif yapılır, elçiler, sözcüler gönderilir.

Defalarca hem de.

Olmadıysa.

Yenen galiptir, yenilen mağlup.

……………………………….

28 Temmuz 1402.

Ankara’nın kuzeydoğusunda, Çubuk Ovasında Timur’un ordusu ile Yıldırım Beyazıt’ın komuta ettiği Osmanlı Ordusu Ankara Savaşı’nı yapar.

Yapar yapmasına ama, öncesinde Timur, soydaşı olan Osmanlı ile savaşmak istemediğini, işini, yani Haçlılarla olan savaşını bitirip buradan çekip gideceğini defalarca ifade etmesine rağmen Yıldırım Beyazıt’ın ısrarlı ve amacını aşan cevapları üzerine mecburen bu savaş yapılır.(=Bu süreci bilmeyenler rahmetli Doç.Dr.Abdürrahim Baş’ın “Ankara Savaşı Öncesi Timur ile Yıldırım Bayezid’in Mektuplaşmaları” adlı makalesinden gerekli tamamlayıcı bilgileri alabilirler.)

Sonuç?

Osmanlı Ordusu mağlup olur.

11 yıl süren bir fetret devri.

Neyse ki, Timur sözünü tutar ve İzmir’e kadar gidip “Elhamdülillah Müslümanım” diyen hiç kimsenin canını yakmadan geri döner.

Başkaca soydaş kanı akmaz.

Oysa biz şu günlerde, bir anlam veremeden; adeta hiç bilmediğimiz bir lisanla çevrilmiş bir filmi, altyazısız seyrediyor gibiyiz.

İki kapı komşu çarpışıyor, İsrail halkı ile Filistin halkının birbirlerine çok yakın insanlar olduğunu kaçınız biliyor??

Kadim Kenan kavmi ve İbraniler. Bunlar binyıllarca yan yana yaşamış, iki Sami ırkıdır. Hani bunlardan rastgele iki DNA örneği alınsa neredeyse tıpatıp birbirine uyar.

Onların bu noktaya nasıl ve neden geldiğini bir anlatmaya başlasak sayfalar yetmez.

Geldikleri nokta ne mi diyorsunuz?

Bakın o zaman.

……………………………

8 Temmuz 2014.

İsrail Gazze’ye “Koruyucu Hat Operasyonu” adını verdiği, 51 gün süren bir harekat başlatıyor.

Bu harekat(!) –ne menem bir harekat ise artık- bittiğinde BM gözetiminde yapılan tespitlerde 551’i çocuk olmak üzere 2518 Filistinlinin öldüğü, 3329’u tamamen, 23445’i kısmen olmak üzere 26774 evin bombalardan zarar gördüğü tespit ediliyor.

Böyle HAREKAT olmaz!!…

……………………………….

7 Ekim 2023.

Hamas militanları ani bir baskınla –acaba kimin emri ile- Gazze şeridine yakın yerleşim yerlerine Paramotorlarla bir saldırı düzenledi. Sayıları tam olarak bilinmiyor bu saldırıyı düzenleyenlerin.

Eş zamanlı da “100 dolarlık” olarak adlandırılan, muhtemelen merdiven altı imal edilmiş, aslında menzili çok fazla olmayan ve basında “yüzlerce” olarak ifade edilen sayıda roketleri de ateşleyip erebildikleri yerlere gönderiyor.

Tabii Köroğlu kararlaması bunların hedef bulma hassasiyeti, ota da konuyor b.ka da!!..

Yani derlerse ki “Biz bunları askeri hedeflere gönderdik”, roketlerde bu hassasiyet yok!!.. Düştüğü yerde patlıyor.

O esnada Gazze sınırına 5-6km kadar uzaklıkta “bir yerde” Süpernova Festivali adı altında yaklaşık 4000 İsrail’li genç bir müzik festivalinde.

Artık o gün orada öyle bir topluluğun olacağı biliniyor muydu, bilinmiyordu?..

Bunu kimse bilmiyor.

Bilinen o gençlerden yaklaşık 260’ının orada öldürüldüğü, bir miktarının da rehin alındığı.

Böyle HAREKAT da olmaz!!..

……………………………….

Bunların HAREKAT(!) ları bizim anlayabileceğimiz harekatlar değil dostlar.

Çok kafanızı yormayın, işin içinden çıkamazsınız.

Yazımın başında da dediğim gibi, bizim töremizde bunlar yoktur.

Evet, biz Türk Milletiyiz, tabiatımızda mazlumun yanında olmak var ve tabii ki bu durumda İsrail ile Filistin arasındaki güç dengesinde ibre İsrail’den yana, net biçimde.

Ve biz de mazlumdan, yani Filistin’lilerden yanayız.

Ama onların da dikkat etmesi gereken çok şeyler var gibi gözüküyor.